Agile dönüşümün başında sık gördüğüm yanlışlardan birisi de artık herşey mükemmel olacak düşüncesi. Özellikle eğitimlerdeki Waterfall Agile karşılaştırmasında Agile’ın büyük oranda Waterfall’a göre başarı oranının yüksek olması da bu düşünceyi pekiştiriyor sanırım. Yalnız burada uyarayım, Agile ile pembe bir dünyaya girdiğinizi düşünmeyin.
Herşeyden önemlisi Agile sihirli bir değnek değil. Bir anda yaşadığımız sıkıntılardan uzaklaşıp tüm süreçlerimiz kusursuz hale gelmeyecek. Hatta şimdiye kadar hiç gündeminizde olmayan sıkıntılarla karşılacaksınız. Eskiden konuştuğunuz bazı sıkıntılar ise hiç gündeminiz de olmayacak.
Agile bir süreç değildir, yapılacaklar çok net ortaya konmamıştır. Agile bir yolculuktur ve sonu olmayan bir yolculuk. Her zaman yeni deneyimlerle Agile dönüşüm yolculuğu daha olgun hale gelecektir. Biz artık Agile yolculuğumuzun nirvanasına ulaştık cümlesini hiç kuramayacaksınız. Nasıl öğrenmenin yaşı ve sonu yoktur, Agile yolculuğunu da bu şekilde görüyorum.
Scrum, Kanban’daki rollerimizi, etkinliklerimizi belirledik artık Agile oldum da diyemeyeceğiz. Agile bir düşünce biçimidir, Scrum ise bir çerçeve. Bu sebeple Agile prensipleri içselleştirmediğiniz sürece Scrum’daki etkinliklerini yerine getirmiş olmanız da sizi Agile yapmayacaktır.
Duvarlarımızda board haline getirdik, renkli renkli post-it’lerimizi yapıştırdık. Bu da sizi tek başına Agile davranmanızı sağlamayacaktır. Agile yaklaşımlar da görselleştirmenin gücü çok önemli bir noktadadır yalnız prensipleri içselleştirmediğiniz sürece Agile olamayacaksınız.
Ya da benzer bir örnekle, Jira, Azure, TFS’i kullanmaya başladık, artık Agile olduk da değil.
Kısacası Agile yolculuğunuzda da sıkıntılar yaşayacağınızı bilerek bu yolculuğa başlıyor olmanız sizi hayal kırıklığına uğratmayacaktır.